Mahfi Eğilmez, Türkiye’deki çalışan ve emekli oranları hakkında önemli bilgiler sundu. Türkiye’de 25 milyon 625 bin 750 aktif sigortalı ile 16 milyon 677 bin 617 pasif sigortalı bulunuyor. Bu veriler, sosyal güvenlik sisteminin sürdürülebilirliği açısından kritik bir öneme sahip.
Mahfi Eğilmez, Türkiye’deki sigortalıların üç farklı kategoride değerlendirildiğini belirtti. Bu kategoriler 4a, 4b ve 4c olarak adlandırılıyor. Aktif sigortalılar, prim ödenmesi gereken kişileri kapsarken, pasif sigortalılar aylık veya gelir bağlananları ifade ediyor.
2024 yılı itibarıyla aktif 4a grubu sigortalı sayısı 18 bin 899 olarak belirlenmiştir. Pasif sigortalı konumunda 4a grubu üyelerinin sayısı ise 11 bin 243’tür. Bu veriler, sosyal güvenlik sisteminin dinamiklerini anlamak açısından önem taşımaktadır.
4b grubunda yer alan sigortalılar, BAĞ-KUR sigortası olarak bilinen sisteme bağlı olanlardır. Bu grupta aktif sigortalı sayısı 3 bin 067, pasif sigortalı sayısı ise 2 bin 911 olarak kaydedilmiştir. Bu bilgiler, bağımsız çalışanların sosyal güvenlik durumunu yansıtmaktadır.
4c grubunda yer alan aktif sigortalı sayısı 3 bin 660, pasif sigortalı sayısı ise 2 bin 523’tür. Bu gruptaki veriler, kamu idarelerinde çalışanların sosyal güvenlik durumunu ortaya koymaktadır.
Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) 2024 yılı toplam gelirleri 3.962,4 milyar lira olarak belirlenmiştir. Bu gelirlerin %71’i prim gelirlerinden, diğer kısımlar ise devlet katkısı ve diğer gelirlerden oluşmaktadır. Bu veriler, SGK’nın finansal durumunu anlamak açısından kritik öneme sahiptir.
SGK’nın 2024 yılında yaptığı toplam emekli aylığı ödemeleri 2.667,8 milyar lira olmuştur. 2023 yılında bu miktar 1.961,8 milyar lira olarak kaydedilmiştir. Bu artış, emeklilik sisteminin sürdürülebilirliği açısından önemli bir gösterge olarak değerlendirilmektedir.
Türkiye’de 1,5 aktif sigortalıya 1 emekli düşmektedir. Sağlıklı kabul edilen oran ise 4 çalışanın 1 emekliye bakmasıdır. Bu oran, geniş işsizlik kavramı içinde yer alan insanların iş bulup çalışmasına bağlı olarak değişmektedir.
Geniş işsizlik oranı ne kadar azalırsa, çalışan/emekli oranı da sağlıklı orana o kadar yaklaşacaktır. Türkiye, yatırım ortamını iyileştirmek ve istihdamı artırmak zorundadır. Bu durum, sosyal güvenlik sisteminin sürdürülebilirliği açısından kritik bir öneme sahiptir.